Mutluluk kadar güzel başka bir şey varsa o da iltifat almış olmaktır bence. Zaten ikisi de sonunda mutluluk demektir. İltifat duymayı kim sevmez? Kim beğenilmeyi , (her yönden soruyorum) hem fiziksel hem de manevi özellikler olarak kim sevmez ki?
İltifat duymak kadar iltifat etmek de beni mutlu eder. Tabi iltifat etmek herkese göre bir iş değildir, öyle herkesin harcı değil anlayacağınız… Çünkü birine içten iltifat etmek için hem o insana karşı nefret duygusu beslememelisin hem de kendini her şekilde sevmeli, mutlu olmalısın. Yoksa ağzından çıkan sözün önemi yok. Ağızdan ne çıkarsa çıksın, biz ne kadar ağzımızı zorlasak da güzel konuşmaya, gözlerimize hakim olamayız. Onlar kalbin aynasıdır, ve kalbin ne düşünürse onu belli eder. Sen “bu elbiseyle çok güzel olmuşsun tatlım” diyebilirsin, hem de sonuna bir ek koyup ortamı daha “cici” hale getirmeye, daha “ben sana iyi davranıyorum seni seviyorum” a getirebilirsin fakat gözlerin “bacaklarını kırarım yavşak” derken hiç kimse sana inanmaz, güvenmez.
Bir de bazı insanlar vardır –sağ olsun Allah’a- daha o kadar çok karşıma çıkmayan. Onlar seni önemsiyormuş gibi gözüküp sana eleştiri, üzüntü verir. Kendini sevmemeni ister resmen. Hep sende bir kusur bulurlar. Sende vah saf kızcağız üzülürsün, birde bir laf edemezsin onlara karşı çünkü “vah vah öleceksin bak şöyle olmuş şurana” tarzı konuşurlar. Tabi bende susarım ne diyebilirim ki? Daha da önemlisi ne zaman onlara bir şey dedim ki şimdi diyeyim? Anlayacağın o kadar içten laf sokuştururlar ki hem çok iyi kız dedirir hem de şöyle götte küçük bir sızı bırakır.
Ama yinede iltifat kadar güzel bir olay yok! Su yerine iltifat ile yaşayabileceğimi düşünüyorum. Ne kadar kendinize güveniniz tam olsa da ne kadar bunu okuyup homurdanan olsa da herkes iltifata karşı yenik düşer. Kimse o kendiyle alakalı güzel özellikten bahsedilince gülümsemeyi kesemez. Ve iltifat etmek zor bir şey değil nede olsa dünyadaki açlığı bitirip savaşları sonlandırmanı istemedik senden. Az bir ağzını açıp o kişide gördüğün güzel özellikleri söyleyeceksin yani. Bu belki dünyayı kurtarmaz ama iltifat ettiğin kişinin gününün daha güzel geçmesine ve kendine güvenin gelmesini sağlar. Ama gözlerinle iltifat edemeyeceksen eğer, hiç boşuna ağzımı yorayım deme…